Arıdır ervahı muhabbet güldür
İkilik perdesini ortadan kaldır
Mahlası şekerdir lezzeti baldır
Biz Ali dolusun içtik aşk olsun
Bu Ali dolusu içebilirsen
Lezzeti içinde alabilirsen
Hakikat sırrına erebilirsen
Biz Ali dolusun içtik aşk olsun
Muhabbet ederken yağdı bir yağmur
Himmet erenlerden ahreti memur
Saki ihsan eyle badeyi doldur
Biz Ali dolusun içtik aşk olsun
Biz harabehliyiz memur olmayız
Bülbülü sadeyiz hara konmayız
Pire beli dedik geri dönmeyiz
Biz Ali dolusun içtik aşk olsun
Mahlası Derviştir ismimiz Ali
Kırklar meydanından geldi bu dolu
Yardımcımız olsun Hazreti Ali
Biz Ali dolusun içtik aşk olsun
............................................
Ay dost….!
Yetmiş üç mezhep de on iki yol var
Yola gidersen eğer Hakkı bir bil
Boynuyun borcudur tercümanın ver
İmdada yetişir yediler, kırklar
Ne haddin var bu davayı kılacak
Kimler gelip tercümanın yiyecek
Pak eyle gönlün Şahım gelecek
Bu yolun ulusu ikrar değil mi?
Hakkın yolunda canından geçenler
Gönlünü pak edip Kevser içenler
Tercümanların başına geçenler
Bu yolun ulusu rehber değil mi?
İrehbersiz bu kapılar açılmaz
Talipleri birbirinden seçilmez
Rıza olmadan dolular içilmez
Bu yol Oniki(i)mamların değil mi?
Şah Hatayi’m Ali yolları erkan
Bu yollardan gider on iki imam
Kıblemizin yönü ol Şah-ı Merdan
Pirim Aliyel Murtaza değil mi?
..............................................
Bizlere bu dolu Aliden geldi
Birsen iç sevdiğim birde bana ver
Balım sultan kızıl deliden geldi
Birsen iç sevdiğim birde bana ver
Payım gelir imamların payından
Oniki imam nesli Ali soyundan
Kırkların içtiği üzüm suyundan
Birsen iç sevdiğim birde bana ver
Beline kuşanmış nurdan bir kemer
Aşkın dolusun içenler kanar
Herkes sevdiğinden bir dolu umar
Birsen iç sevdiğim birde bana ver
Pir Sultanım hamı hası seçerim
Ağ okurum aşk kitabını açarım
Pir elinden zehir gelse içerim
Birsen iç sevdiğim birde bana ver
..................................................
Dil ile dervişlik olmaz
Hali gerek yol ehlinin
Arı gibi her çiçekten
Balı gerek yol ehlinin
Geçmek gerek dört kapıdan
Kurtulasın mürebbiden
Mürebbiden Musahipten
Eli gerek yol ehlinin
Ben gezerim dertli dertli
Öter firkatli firkatli
Bülbül gibi ünü tatlı
Dili gerek yol ehlinin
Ben gezerim ayık ayık
Deryalarda olur kayık
Bülbülleri Şaha layık
Gülü gerek yol ehlinin
Şah Hatayi’m kuşak kuşan
Toz olur türaba düşen
Budur dervişliğe nişan
Yolu gerek yol ehlinin
....................................
Eğer tarikattan haber sorarsan
Murtaza Ali’dir pirimiz bizim
Göre geldiğimizi süre gideriz
Kırklardan ayrılmış sürümüz bizim.
Hak yolundan özge yola sapmayız
Rıza kapısından taşra çıkmayız
Cennet cehennem korkusu çekmeyiz
Bunda sorulmuştur sorumuz bizim.
Sırrı Hakka gerçeklere baş koştuk
Çiğ yerimiz yoktur kürede piştik
Ne yoldan ne farzdan sünnetten düştük
O can gediğidir yerimiz bizim
Kazancımızı meydana getiririz
Eksikliğimiz varısa bitiririz
Aşna meşrep evinde otururuz
Bine sayılmıştır birimiz
Eydür Şah Hatayi’m gerçek erenler
Orda pişman olur burada yerenler
Bin kana bir Mürvet dedik erenler
Gerçekler eridir darımız bizim
..........................................................
Eliftir doksan bin kelamın başı
Var Hakka şükreyle be yi neylersin
Vücudun şehrini arıtmayınca
Yüzünü yumaya suyu neylersin
Vücudun şehrini verme haraba
Hatır yıkıp göç eyleme saraya
Var bi amel kazan Hakka yaraya
Hakka yaramayan huyu neylersin
Şeytan benlik edip dergahtan azdı
Aşık maşukunu aradı gezdi
İki cihan fahri bir engür ezdi
Fakrı fahri olmayan meyi neylersin
Sordular ki Bağdat şehri nerde
Lalü gevher olan yarim de orda
İlmel yakin ayn-el yakin ceminde
Cemiyet olmayan köyü neylersin
Pir Sultan’ım eydür okur yazarım
Türab olup ayaklardan tozarım
Ezelden içmişim sermest gezerim
Pirden içilmeyen doluyu neylersin
..................................................
Ey Zahit şaraba eyle ihtiram
İnsan ol cihanda bu dünya fani
Ehline helaldir na ehle haram
Biz içeriz bize yoktur vebali
Sevap almak için içeriz şarap
İçmezsek oluruz duçar-ı azap
Senin aklın ermez bu başka hesap
Meyhanede bulduk biz bu kemali
Kandil geceleri kandil oluruz
Kandilin içinde fitil oluruz
Hakkı göstermeye delil oluruz
Fakat kör olanlar görmez bu hali
Sen münkürsün sana haramdır bade
Bekle ki içersin öbür dünyada
HARABİ bahis açma bundan ziyade
Çünkü bilmez haram ile helali
..............................................
Gaipten bir delil göründü
Dedem hoş geldin hoş geldin
Bizi sevip sevindirdi
Dedem hoş geldin hoş geldin
İki can idik birleştik
Muhabbet kapısını açtık
Şükür Didara eriştik
Dedem hoş geldin hoş geldin
Üstümüze yol uğrattın
Gevher alıp gevher sattın
Pirliğini ispat ettin
Dedem hoş geldin hoş geldin
Bir ağaçta güller biter
Dalında bülbüller öter
Şahıma bergüzar gider
Dedem hoş geldin hoş geldin
Şah Hatayi’m der ki böyle
Pirim destur versin söyle
Şaha benden niyaz eyle
Dedem hoş geldin hoş geldin
............................................
Gidi Yezit bize kızılbaş demiş
Meğer Şah’ı sevmiş dese yeridir
Yetmiş iki millet dahi sevmedi Şah’ı
Biz severiz Şah-ı Merdan Ali’dir
Kırkımız da bir katara dizildik
Hak Muhammet ümmetine yazıldık
Hakikat şerbeti olduk ezildik
Biz içeriz bize sunan Ali’dir
Gidi Yezit bizler haram yemedik
Batındaki gördüğümüzü demedik
İkrar birdir dedik geri dönmedik
Yedileriz birincimiz Ali’dir
Muhammet dinidir bizim dinimiz
Tarikat altından geçer yolumuz
Hem Cibril-i Emin dir rehberimiz
Biz müminiz mürşidimiz Ali’dir
Pir Sultan’ım Nesimi’dir pirimiz
Evvel kurban ettik Şah’a serimiz
Oniki İmam meydanında darımız
Biz şehidiz serdarımız Ali’dir
.....................................................
Hakikat bir gizli sırdır
Açabilirsen gel beri
Küfür içinde iman var
Seçebilirsen gel beri
Açıldı cennet kapısı
Lal-ü gevherdir yapısı
Kıldan incedir köprüsü
Geçebilirsen gel beri
Canımız melek canıdır
Tenimiz Selman tenidir
İçtiğim aslan kanıdır
İçebilirsen gel beri
Pirimden öğüt almışım
Üstadımdan ders almışım
Ben kanadım bağlamışım
Uçabilirsen gel beri
Ben bahçelerin gülüyüm
Ayn-i cemin bülbülüyüm
Kırk kapının kilidiyim
Açabilirsen gel beri
Şah Hatayi’m eydür heman
Dağları bürüdü duman
İşte İncil işte Kur’an
Seçebilirsen gel beri
...............................
Hazreti Ali bir gazadan gelirken
Mezarlıkta gördü bir kuru kafa
İn misin cin misin hayvan mı nesin?
Yoksa avrat mıydın er miydin kafa
Toprak dolmuş kulağına gözüne
Kara yazı yazılmıştır yüzüne
Uyar mıydın kör şeytanın sözüne
Bu dünyada benim der miydin kafa
Sen de şu dünyada belli has mıydın
Yedirmez içirmez bir nekes miydin
Yoksa eli açık bir cömert miydin
Sofrası meydanda er miydin kafa
Sen de şu dünyada belli mert miydin
Kolayın aldırmış yavuz kurt muydun
On beşine değmiş bir yiğit miydin
Yoksa ak sakallı pir miydin kafa
Pir Sultan Abdal’ım derdim var dinle
Takma hançer sokuluydu belinde
Çok emek çektin mi pirin yolunda
Yoksa bir şey bilmez kör müydün kafa
................................................................
İptidadan yol sorarsan
Yol Muhammet Ali’nindir
Yetmiş iki dil sorarsan
Dil Muhammet Ali’nindir
Gece olur gündüz olur
Cümle alem dümdüz olur
Gökte kaç bin yıldız olur
Ay Muhammet Ali’nindir
Varma yezidin yanına
Kokusu siner tenine
Nalet yezidin canına
Can Muhammet Ali’nindir
Ali Yezidden seçilir
Aleme rahmet saçılır
Evvel baharda açılır
Gül Muhammet Ali’nindir
Gökten rahmetler saçıldı
Mümin olanlar seçildi
Ab-ı Kevserler içildi
Dem Muhammet Ali’nindir
Varma Yezit meclisine
Kulak verme hiç sesine
Satır Yezit ensesine
Seyf Muhammet Ali’nindir
Şah Hatayi’m durmuş ağlar
Diline geleni söyler
Top olmuş ortada döner
Nur Muhammet Ali’nindir
.....................................
Not: Güncel nefesler Musahip kurbanı dışında diğer kurban ve lokmalarda da söylenebilir.
Muhammet Ali çıkmaz kalbimizden
Nisan alemine bol dediler
Hangi şehit yatar Kerbela çölünde
Yunmadık gömleğe kan dediler
Çok kere söylettin çinin mecinden
Dinleyin erenler irfan içinden
On iki kız gördüm bi şar içinde
Onun kırk sekiz oğlu var dediler
Varıp kırk sekiz kapıyı açtılar
Kırk sekiz kapı daha var dediler
Dokuzandan hesabını gördüler
Altı kapıyı açmak ne yaman zor dediler
Neyleyim dağında yolun azıdan
İki melek gelmiş amelin yazar
Kazanın üstünde okunur ezan
Onu geçene tozlu yol dediler
Şah Hatayi’m adem aldı fikiri
Aklımızdan çıkarmayalım şükürü
Aden takmış parmağına zikiri
Onu bilemeyene kör dediler
...............................................
Mümin müslüm gelin seyran edelim
Muhammet Ali’nin göçü geliyor
Keselim ciğeri bir yan edelim
Muhammet Ali’nin göçü geliyor
Bende beli deyem onun ucunu
Nur ile doldurmuşlardır içini
Cennete doğru çekerler göçünü
Muhammet Ali’nin göçü geliyor
Nura gark olmuş Fatma ananın saçı
Al yeşil bezenmiş cennetin içi
Almış sevdiğini çekiyor göçü
Muhammet Ali’nin göçü geliyor
Yanı sıra yüz bin evliya bile
Mümin müslüm devaha ine
Kubbesin üstüne güvercin kona
Muhammet Ali’nin göçü geliyor
Şah Hatayi’m onlar alem serveri
Ali Muhammed’dir Muhammet Ali
Devah eder ona cümlenin varı
Muhammet Ali’nin göçü geliyor
..................................................
Müminin ervahı ezelden kandı
Yedi farz içinde farzdır musahip
Dört kapı kırk makam hem tamam oldu
Yedi farz içinde farzdır musahip
Lahmike Lahmi musahibe geldi
Cismike cismi onda var oldu
Musahip birbirine yar oldu
Yedi farz içinde farzdır musahip
Bunlar için ayrı gayrı olmadı
Ene ent bir orda kalmadı
Hutbesi okundu Tarık çalındı
Yedi farz içinde farzdır musahip
İkrar verip ikrarını güderse
Musahibin ikrarını ederse
Mürşidin emrini tamam tutarsa
Yedi farz içinde farzdır musahip
El kalbi minel kalbi sebila
Buyurmuştur resulü Kibriya
Ene meni ruhu cismi cismiya
Yedi farz içinde farzdır musahip
Şah Hatayi’m yazılmıştır bu ferman
Cümleye ihsan et ey Şah-ı Merdan
Yedi farz içinde farzdır musahip
Musahip musahibin derdine derman
......................................................
Nalet yezit bana kızılbaş demiş
Bahçede açılan gül de kırmızı
İncinme deli gönül ko söylesin
Kuranı okuyan dilde kırmızı
Sofu olan hiç yer mi haramı
Yalanın bühtanın hiç yeri var mı
Gözlerin kör kulakların sağır mı
Al yeşil doğuyor o da kırmızı
Eğer mümin isen Kabeyi dolan
Ne şafidir ne sünnidir var mı yalan
Cennet-i aladan hediye gelen
Yanı al elmayınan nar da kırmızı
Sefil Ahmet görmüş idi düşünde
Hile yoktur Hak Taalanın işinde
Muhammet Mustafa’nın alnı başında
Balkıyıp duruyor nur da kırmızı
.................................................
SORU CEVAP ŞEKLİNDE NEFES
S-Yürü bre arşın kitabını okuyan aşık
Bu dünyanın temelinden haber ver bana
Ya Ali’m ne yüzden hasıl oldu
Ay neyin nesiyse günden haber ver bana
C-Yürü bre arşın kitabını okudum geldim
Bu dünyanın temeli bir ikrar değil mi?
Ya Ali’ nurdan hasıl oldu
Gün Muhammed’in nuru değil mi?
S-Şu dünyada zar zor yoğukan neyidi
Kimler yazar kimler buyururdu
İkrarınan iman bir miydi
İkrarınan imandan haber ver bana
C-Bu dünyada zar zor yoğukan suyudu
Hak yazar Nuh Peygamber buyururdu
İkrarınan iman da biridi
İkrar iman bir eyvallah değil mi?
S-Dedelerin nasibini kim verirdi
Gördüm deve dorumunu emerdi
Cehenneme bir değirmen kuruldu
Ne için dönerdi haber ver bana
C-Dedenin nasibini cömert verirdi
Oturmuş mürşit talibin emerdi
Cehenneme bir değirmen kuruldu
O da ikrarsıza döner değil mi?
S-Oniki imam ile kesik baş neyidi
Hangi ağaç cana meyva verirdi
Üçüncü kapıdan sofu sürüldü
Ah vah diyen dilden haber ver bana
C-Oniki imam ile kesik baş biridi
İrfan demlerine meyva verirdi
Ali’m kazadan gelmiş düşkün dururdu
Ah vah diyen diller düşkün değil mi?
S-Eydür Şah Hatayi’m bu dünyaya ne oldu
Hangi gün yoğruldu hangi gün halk oldu
Duydum sofuya yedi yerden ün oldu
Yedi yerden gelen ünden haber ver bana
C-Eydür Şah Hatayi’m bu dünyaya ne mi oldu
Çarşamba yoğruldu Perşembe halk oldu
Bir sofuya yedi yerden ün oldu
Yedi yerden gelen ün bir Hü değilmi
...........................................................................